Page 17 - 04
P. 17

BALAST SUYU ARITIM SİSTEMLERİNDE MEVCUT DURUM 15

3.4 Karma Yöntemler

Balast suyu arıtımı için pek çok yöntem vardır. Ancak balast suyu içerisinde bulunan canlıların
çeşitliliği göz önüne alındığında hiç bir yöntem tek başına istenilen verimde sonuçlar ortaya
koyamamıştır. İşte bu durum, gemilerde balast suyu arıtması için fiziksel, kimyasal ve mekanik
yöntemlerin birlikte kullanıldığı karma sistemlerin tercih edilmesine yol açmıştır. Piyasada
bulunan çoğu balast suyu arıtma sistemi üreticisi tekil sistemlerin dezavantajların önüne
geçebilmek adına bu yöntemlerden birden fazlasının beraber kullanıldığı karma sistemleri tercih
etmektedirler. Karma sistemler, birincil ve ikincil artıma gerçekleştiren sistemlerdir. Birincil
arıtmada balast suyu içerisinde bulunan büyük partikül ve organizmalar mekanik bir yöntem ile
balast suyundan ayrılırlar. Böylelikle balast suyu içerisinde ikincil arıtma için daha küçük
partikül ve organizmalar kalmış olur. Üretici firmalar bu çalışmada anlatılan balast suyu
arıtımda yöntemlerden bir ya da bir kaçını kullanarak ürettikleri sistemler için IMO G8
rehberinde yer alan süreçlerden geçerek BSY Sözleşmesi D2 kriterlerini sağladıklarını ispat
ederler ve bu süreç doğrulturusunda Tip Onayı alırlar. Bunun yanı sıra artıma yöntemi olarak
sistemlerinde aktif madde kullanan üretici firmalar G9 rehberinde belirtilen güvenlik, insan
sağlığı ve çevre açısından uygun olmaları açısından değerlendirilerek aktif madde kullanımı için
de onay alırlar. Onay almış olan markalar ve sistemlerine ilişkin güncel bilgiler EK 2'de
verilmiştir.

4. Sonuç

Balast suyu arıtımı için mekanik, fiziksel ve kimyasal pek çok farklı yöntem geliştirilmiştir. Bu
yöntemlerin her birinin avantajları ve dezavantajları vardır. Mekanik yöntemler büyük boyutlu
partiküllerin ve organizmaların sudan ayrışmasında oldukça etkilidir. Ayrıca arıtma işlemi gemi
balast suyu alırken gerçekleştiği için, ayrıştırılan canlılar kendi doğal ortamlarına
dönmektedirler. Herhangi bir kimyasal madde eklenmediği ya da işlem sonrasında yan ürün
olarak bir zararlı bir madde oluşmadığı için gemi personeline ya da doğaya herhangi bir
zararları olmamaları yöntemleri çevreci yapmaktadır. Ancak bu yöntemler kullanılarak balast
suyundan arıtımında yaklaşık 40-50 mikrondan büyük partiküller ve organizmalar arıtılabileceği
için daha küçük boyutlu partikül ve organizmaların arıtımında verimli değillerdir. Ayrıca
filtreleme ve siklonik ayrıştırmada sistemin temizliği için geri yıkama yapılmasından dolayı
meydana gelen basınç düşüşleri balast alma süresinin uzamasına neden olmaktadır.

Isı ile arıtmada istenilen sıcaklığa ulaşılabildiği taktirde canlıların balast suyundan arıtımında
yüksek verim elde edilebilinir. Ayrıca herhangi bir kimyasal madde kullanılmaması nedeni ile
sistemin çevreye bir zararı yoktur. Ancak suyu belli bir sıcaklığa ulaştırmak için enerji
gerekmektedir. Kimi durumlarda bu enerji miktarı çok yüksek olmaktadır. Bu durum yakıt
tüketimini arttıracağından maddi açıdan çok efektif değildir. Büyük miktarlardaki balast
suyunun yüksek sıcaklıklarda tankların içinde bulunması, gemide sıcak su ile direkt temas
halinde olan bu kısımlarda genleşmelere neden olacaktır. Bu genleşmeler de ısıl gerilmeler
yaratacağı için gemi bünyesinde mukavemet açısından sorunlar çıkarabilir. Ayrıca tanklarda
korozyon oluşumuna neden olabileceğinden, tanklar için ekstra bakım/onarım maliyeti
oluşturacaktır. Bu yöntemin bir diğer dezavantajı ise etki etmesi için gerekli olan süredir. Kimi
gemilerin sefer süreleri ısı yöntemi ile organizmaların öldürülmesi/etkisizleştirilmesi için yeterli
değildir. Bu durumda yöntemden alınacak olan verim de düşmektedir. Kısıtlı avantajlarının
yanında tüm bu dezavantajları göz önüne alınırsa, diğer yöntemlere nazaran dikkat edilmesi
gereken pek çok kriter barındırdığından, ısı ile arıtma yöntemi çok tercih edilmemektedir.

                                                                                             Sayı 4, 2015 GiDB|DERGi
   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22