Page 7 - Sayı-08
P. 7

YÜZEN MİMARİ TASARIM SÜREÇ MODELLEMESİNDE 5
                                 KURAL TABANLI KARAR VERME DESTEK MODELİ

Çalışmadaki problemin çözümü için önerilen yaklaşım; öncelikli olarak bütünleştiren yukarıdaki
tasarım öğeleri ile kural tabanlı mantık algısı ve uzman sistemler karar destek yaklaşımı ile yüzer
mimari tasarım için yeni tasarım metodu önerisi geliştirmektir. Yüzer mimari tasarım alanında
çalışan mimarlara, yeni ürün tasarım modellemesi ile katkı düşünülmüştür.

Çalışmada yüzen mimari tasarım süreci incelendiğinde;

     Fırsatlar; hareketli ve esnek yapısıyla olağanüstü değişimlere adapte olabilen strateji
         geliştirme olanağı sağlaması,

     Tehditler; küresel ısınma ve iklim değişikliği ile sel ve su baskınları problemlerine açık
         olması,

     Üstünlük; yeni fonksiyonlara cevap verebildiği için tercih edilen tasarım metodu olması
         ve manzarası ve doğaya yakınlığı ile tercih edilen yaşam alanı olması,

     Zayıflıklar ise; yeni ürün tasarımı geliştirilmesi gerekliliği ve insan biyodinamiği ve
         kullanıcı konforu açısından titreşim faktörünün iyileştirilmesi gerekliliğidir.

İnsanoğlu su ve kara arasındaki sınırlarda yaşamayı tercih etmiştir. Birleşmiş Milletler Nüfus
Fonu 2010 verilerine göre dünyadaki 25 büyük nüfus yoğunluklu şehirden 21’i okyanus, deniz
veya nehir kıyısında kurulmuştur. Çeşitli nüfus yoğunluğu haritalarında görüldüğü gibi su ve kara
arasındaki sınırların yaklaşık olarak %84 oranla tercih edilen yaşam alanı olduğu kabul
edilmektedir.

Le Corbusier [10]’in belirttiği gibi, konutun içinde yaşamak için bir makine olduğu kabul
edildiğinde, makinenin yani mimari yapının özünde seçimi yaptıran ekonomik etkeni
barındırdığını da kabul etmemiz gerekmektedir. Tarihten günümüze su kenarında yaşama
nedenlerini incelediğimizde bunların; yiyecek kaynaklarına yakın olma, ticaret, barınma-
korunma, ekonomik faydalar; ulaşım kolaylıkları ve uygun maliyet gibi nedenlere dayandığı
görülmektedir. Günümüzde ise yüzen mimari, farklı fonksiyonlar için tasarlanmaktadır; yüzen
stadyumlar, yüzen tenis kortları ve yüzen yüzme havuzları gibi spor amaçlı olanların yanında
yüzen konser alanları, yüzen adalar gibi eğlence ve dinlenme fonksiyonları, yüzen denizaltı
otelleri gibi turizm amaçlı, yüzen konferans salonları ve yüzen müzeler gibi kültürel amaçlı yeni
fonksiyonlar için tercih edilmektedirler.

İklim değişikliği ve doğal afetlerin oluşturduğu sellerin, su baskınlarının ve kasırgaların, kıyı
bölgelerinde su seviyesinin yükselmesi problemlerine yol açacağı öngörülmektedir. [8] %84 gibi
büyük bir oranda su ve kara arasındaki sınırlarda ve kıyılarda yerleşmeyi tercih eden dünya
nüfusunun da bu olumsuzluklardan çok büyük bir şekilde etkileneceği tahmin edilmektedir.
Çalışmada, su seviyesindeki artış ve etkilenen nüfus miktarı ve sular altında kalacak alan
büyüklüklerinin yol açacağı çeşitli problemlere, yüzen mimari yapı tasarım sürecinin
iyileştirilmesiyle bir katkı sağlanmaya çalışılmıştır. Yüzen mimarinin geliştirilmeye
çalışılmasının en önemli nedenlerinden biri de, su seviyesindeki artıştan etkilenecek nüfusun,
yüzen mimariye yönlendirilerek, afetlerden etkilenme riskini en aza indirebilmektir. Yüzen
mimariye yapılacak yatırımın afet riskini önlemek için yapılan bir hazırlık yatırımı olarak kabul
edilmesi gerekmektedir.

                                                                                             Sayı 8, 2017 GiDB|DERGi
   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12